FATSA ALTIN MADENİ SAHASINI KİMLER KORUYOR?
Erzincan İliç ilçesi altın madeninde yaşanan ve 9 kişinin hala toprak altında olduğu kazanın ardından CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun ve beraberindeki heyet Fatsa Altın madeni sahasında incelemelerde bulunarak, benzer bir felaketin burada da yaşanabileceğine dikkat çekti.
CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun, İliç'teki altın madeninde yaşanan kazanın Fatsa'daki altın madeninde de yaşanabileceğine dikkat çekerek; "Burada da siyanürlü havuz var ve şu anda büyümesi için de ÇED raporu alınmaya çalışılıyor. Buranın nasıl bir tehdit oluşturduğunu söyledik ama kulak tıkadılar. Oradaki havuz patladığı anda Elekçi Deresi'ne karışır ve bütün Fatsa'yı değil, belki Karadeniz'i bile tehdit eder hale gelebilir. Bir an önce buranın kapatılması ve bu tehdidin ortadan kaldırılması için yetkilileri bugünden uyarıyoruz. İliç'te yaşanmış bir felaketi burada yaşamak istemiyoruz" dedi.
CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun, Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeninde siyanürlü liç kayması sonucu meydana gelen kazanın benzerinin Fatsa'daki altın madeninde de yaşanabileceğini belirtti. Maden sahası önünde açıklama yapan Torun, mevcut alanın genişletilmesi için ÇED raporu alınmaya çalışıldığına tepki göstererek şunları söyledi:
"İliç'te gerçekten bir çevre katliamı, bir facia yaşandı. 9 canımızla ilgili şu anda herhangi bir haber alınamıyor. Ama saatler ilerledikçe umutlarımız da tükeniyor. Bu konuyla ilgili geçmişte Meclis'te değerlendirmeler, bu konuyla ilgili raporlar ortaya konuldu arkadaşlar. İliç faciası dün oldu ama gelişiyle ilgili her türlü eleştiri, rapor, o bölge ilgili ortaya çıkmış tehditler ifade edildi. Ama bu iktidar, gözünün rant bürümüş bu iktidar, bütün raporlara kulaklarını tıkadı, orayla ilgili bütün ortaya koyulan endişeleri duymazdan geldi. Bakın 2021 yılında milletvekillerimiz Meclis'te bunu konuştu. Birçok milletvekilimiz o bölgeyle ilgili raporlar sundu. Çevre ve Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız o günlerde heyetle gitti, bölgede oluşabilecek bir olumsuzluğu dile getirdi. Ama bu kartellerle, ülke dışındaki bu doğayı katleden bu firmalarla ortaklaşanlar bundan sorumludur.
"BURANIN NASIL BİR TEHDİT OLUŞTURDUĞUNU SÖYLEDİK AMA KULAK TIKADILAR"
Şimdi taziye dileyerek veyahut da ölenlerimize rahmet dileyerek bu işin altından kalkamazlar. Şimdi bir başka tehditle karşı karşıyayız. Hemen arkamda, daha ileriye gidemediğimiz için buradan çekim yapılıyor şu anda. Burası için de yarın aynı tehdit söz konusu olabilir çünkü burada da siyanürlü havuz var, burada da siyanürle altın madeni işletiliyor ve şu anda da büyümesi için de ÇED raporu alınmaya çalışılıyor. Daha da fazla alanın kullanılması için ÇED raporu alınmaya çalışılıyor. Burada geçmiş dönemlerde de eylem yaptık bütün arkadaşlarımızla. Buranın nasıl bir tehdit oluşturduğunu söyledik ama kulak tıkadılar.
Oradaki havuz patladığı anda Elekçi Deresi'ne karışır ve bütün Fatsa'yı değil, belki Karadeniz'i bile tehdit eder hale gelebilir. Yetkilileri uyarıyoruz. Burayla ilgili tedbir almaya davet ediyoruz. Yarın felaket olduktan sonra ahlamanın, vahlamanın alemi yok. Taziye dilemenin, geçmiş olsun demenin bir alemi yok. Şimdiden tedbirlerinizi alın. Gerçekten işletme amacı da uygun yapılıyor mu? Burada ciddi bir tehdit var. Bu anlamda bir an önce buranın kapatılması ve bu tehdidin ortadan kaldırılması için yetkilileri bugünden uyarıyoruz. İliç'te yaşanmış bir felaketi burada yaşamak istemiyoruz.
"KURUM, O GÜN BAKANLIK KOLTUĞUNDA OTURURKEN BURALARIN BÜYÜMESİ İÇİN, ÇED RAPORUNUN OLUŞMASI İÇİN ONAY VERMİŞ MİDİR?"
Burası ruhsatlandırılırken kim buraya rapor vermiştir? Hangi yerel ve merkezi idare buna göz yummuştur veya ortak olmuştur? Bugün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olan Murat Kurum, o gün bakanlık koltuğunda otururken buraların büyümesi için, ÇED raporunun oluşması için onay vermiş midir? Buralarla ilgili kararların altında imzası var mıdır? Bunu da göstersinler. Sorumluları da bulsunlar."